Otizm Nedir?

Ve Sıkça Sorulan Sorular

· Otizm Nedir? ·

Otizm, insanların iletişimini ve dünya ile ilişkisini etkileyen, hayat boyu devam eden nörogelişimsel bir engeldir. Otizm, spektrum bir durumdur ve otizmin spektrum olması, otizm özellikleri ve bu özelliklerin kendini gösteriş biçimlerinin çeşitliliği ile alakalıdır. Otizm kendi içerisinde sonsuz bir çeşitlilik ve varyasyon barındırır. Otizm spektrumu sadece otistikler ile alakalıdır ve tüm insanları kapsayan bir şey değildir. Bu nedenle bazı sebeplerden kendisini otistik kişilerle bağdaştıranların ''herkes otizm spektrumda'' demesi uygun olmaz.

Her ne kadar otistik insanların her biri birbirinden çok farklı olsalar da, otizm ile ortak tecrübeler de mevcut.

Bir kişinin otistik olarak tanımlanabilmesi için bazı temel otistik özelliklere sahip olması gerekir ve yeterli miktarda otistik özelliklere sahip olan kişiler otistik olarak tanımlanabilirler. Bahsettiğimiz temel otistik özellikler arasında; sosyal iletişim ve etkileşim farklılıkları, duyusal işleme farklılıkları, stim yapmak, özel ilgi alanlarına sahip olmak gibi şeyler bulunmaktadır. Otistik kişilerde duygusal çöküşler ve kapalı çöküşler görülebilir. Bu çöküşler otizmin doğrudan bir getirisi değildir ve dışarıdan gelen tetikleyiciler sebebiyle gerçekleşir. Henüz yaşadığımız ortam otistik kişilere uygun olmadığı için, çöküşler halen bir çok otistiğin tecrübe ettiği şeyler arasındadır.

Aşağıda verilen otistik özelliklerin sağındaki artı işaretlerine basarak haklarındaki açıklamalara ulaşabilirsiniz!

  • Bazı otistiklerin iletişim deneyimleri otistik olmayanlardan farklıdır. Örneğin otistik kişi sözel iletişime geçmiyor olabilir veya ekolali yapıyor olabilir. Duyusal işleme farklılıklarından dolayı söylenenleri anlayabilmesi otistik olmayan birinden daha uzun sürebilir. Otistik insanlar bazı söz sanatlarını anlamayabilirler ve onlar için lafı dolandırmak, üstü kapalı konuşmak, bir şey derken başka şey aktarmaya çalışmak gibi nörotipiklere özgü ifade biçimleri anlamsız gelebilir.
  • Otistiklerin genellikle kendilerine özgü bir etkileşim biçimleri vardır ve otistik olmayanlar bunu anlamakta güçlük çekebilirler. Bu nedenle iletişim kurdukları otistik kişi onlara kaba veya tuhaf biriymiş gibi gelebilir. Otistik kişiler allistiklerle arkadaşlık kurmakta güçlük çekebilirler çünkü iki grup arasında çifte empati problemi bulunmaktadır.
  • Otistikler sosyalleşmekten tükenebilir ve toparlanmak için zamana ihtiyaçları olabilir. Bu durum onların bazı sosyal etkinliklerden geri kalmasına sebep olabilir.
  • Otistiklerin sosyal iletişim ve etkileşimdeki bu gibi farklılıkları onları otistik olmayanlarla iletişim kurmaya ve arkadaşlık etmeye çalışırken zorlayabilir. Otistiklerin nörotipiklerle iletişim kurarken zorlanması, otistik kişilerin iletişim ve etkileşim biçimlerinin bozuk olduğu anlamına gelmez. Her iki tarafın da birbirini anlamak ve empati kurmak için çaba göstermesi gerekir. Her iki taraf da birbirini anlayamadığı halde, otistik kişilerin sosyal ortamlarda kabul görmek için otistik olmayanlar gibi davranmaya zorlanması da acımasızlık olur.
  • Otistik kişiler duyulara karşı aşırı yüksek hassasiyetli (hipersensitif) veya aşırı düşük hassasiyetli (hiposensitif) olabilirler ve bu her bir duyu için farklı olabilir. Örneğin ses hassasiyeti fazla olan biri kokulara karşı düşük hassasiyetli olabilir.
  • Duyusal hassasiyeti fazla olan biri için çevremizde bulunan ortalama duyusal girdiler çok fazla ve acı verici olabilir. Hassasiyeti az olan biri için ise günlük duyusal girdi yetersiz kalabilir.
  • Duyusal işleme farklılıkları hayatın her alanını etkiler. Otistiklerin duyulara karşı olan hassasiyeti gün içinde veya dönem dönem değişebilir. Örneğin gün sonu yorgun olan otistik birisi duyulara karşı ekstra hassas olabilir veya otistik birinin yaşı ilerledikçe hassasiyeti artabilir ya da azalabilir. Tükenmiş bir dönemde olan otistik kişi öncesinden daha hassas bir duruma gelebilir.
  • Duyusal işleme farklılıklarının yarattığı rahatsızlıklarla başa çıkmaya yardımcı yöntemler vardır, fakat bu yöntemleri uygulamak duyusal farklılıkları ”iyileştirecek” anlamına gelmez.

 

  • Herkes stim yapar ama otistikler daha yoğun ve bazen farklı şekillerde stim yaparlar. Stim yapmak duyuları stimüle eden davranışları gerçekleştirmek anlamındadır. Ellerini sallamak, sağa sola veya ileri geri sallanmak, farklı dokulu bir şeylere dokunmak, bir şeyler koklamak veya bir şeyler çiğnemek stim hareketlerine örnek olarak gösterilebilir.
  • Stim yapan otistik kişilerin bu hareketleri yapmaya ihtiyacı vardır. Otistikler stim hareketlerini duyusal ve duygusal durumları regüle etmek veya iletişim amaçlı kullanabilir.
  • Stimler durdurulmamalıdır. Bazı stim hareketleri yapan kişi veya çevresi için zarar verici olabilir, o gibi durumlarda zararlı stim hareketinin hangi amaçla kullanıldığını saptayıp aynı amaca hizmet edecek zararsız başka bir stimle değiştirme yoluna gidilmesi gerekir. Örneğin dokunsal hassasiyeti az olduğu için parmaklarını kendisine zarar verecek kadar sıkan birine ağırlık battaniyesi sağlanabilir.
  • Otistik kişiler mutlu veya heyecanlı olduklarını, belli stimlerle dışa aktarabilirler. Beyinleri yorulduğunda veya bir rahatsızlık hissettiklerinde stim yaparak rahatlayabilirler. Duyusal hassasiyeti fazla olan kişi maruz kaldığı duyuların yarattığı rahatsızlıkla başa çıkmak için stim yapabilir. Veya duyusal hassasiyeti az olan kişi ihtiyacı olan duyusal girdiye ulaşmak için stim yapar.
  • Otizmde özel ilgi alanı otistik birinin herhangi bir şey ile yakından ilgilenmesi olarak anlatılabilir. Fakat otistik kişilerin özel ilgi alanlarına sahip olması ile otistik olmayanların bir şeylerle ilgilenmesi birbirinden oldukça farklıdır. Otistik birinin bir veya birden fazla özel ilgi alanı olabilir. Küçük yaştan itibaren bir şeylerle yakından ilgilenmeye başlayabilirler ve özel ilgi alanlarına zaman geçtikçe başka şeyler de eklenebilir. Özel ilgi alanları genellikle çok uzun sürelidir ve kişinin karakterini bile etkileyebilir. Otistik kişiler özel ilgi alanları ile alakalı olarak mümkün olduğunca çok şey öğrenmek ve üzerinde çok vakit harcamak isteyebilir. Otistik birinin özel ilgi alanı ilerde o kişinin mesleğine bile dönüşebilir veya otistik kişi özel ilgi alanı konusunda uzmanlaşabilir.
  • Otistik kişiler özel ilgi alanları hakkında sohbet etmekten hoşlanabilirler veya kötü hissettikleri zaman özel ilgi alanlarına yönelmek onlara iyi gelebilir.
  • Otistik kişilerin kaldıramayacağı durumlara karşı kontrolsüz bir şekilde verdiği tepkilere duygusal çöküş denir. Duygusal çöküşler öfke krizleri ile karıştırılıyor fakat bu iki durum birbirinden çok farklı ve duygusal çöküşlerden haberdar olmak oldukça önemli.
  • Otistikler kaldıramayacağı durumlar karşısında dışa doğru bir tepki yerine içlerine kapandıkları kapalı çöküş olarak adlandırdığımız bir durum da yaşayabilirler.
  • Otizmde çöküşler otistik kişilerin yoğun duygular hissetmesi, fiziksel olarak rahatsız olmaları veya canlarının acıması, kendilerini rahatsız eden uyaranların kaldıramayacakları seviyeye gelmesi sonucunda gerçekleşebilir.
  • Bu çöküşlerin yaşanmaması için öncesinde, çöküşler sırasında veya sonrasında otistik kişilere yardım etmek için çeşitli yöntemler bulunmaktadır. Fakat çöküşler ile alakalı yapılabilecek en önemli ve temel şey otistiklerin duyusal, fiziksel ve duygusal ihtiyaçlarını karşılamaktır.

2 Nisan Otizm Günü Videomuz

Daha Fazlası İçin Buraları İnceleyebilirsin!

Nöroçeşitli Bakış Açısı

Nöroçeşitli bakış açısıyla yazılmış yazılar, kendi tecrübelerimiz ve öğrendiklerimiz.

Çeviriler

Makale, dökümantasyon ve dünyanın dört bir yanından nöroçeşitlilerin yazılarının çevirileri.

Merhaba! Sözlük

Nöroçeşitli terimler ve anlamları, açıklamaları ve doğru kullanımları.