Otistik çocuğu olan aileler için çocuklarının ne hissettiğini anlamak kimi zaman zor olabilir.
Özellikle aile alistik ve çocuk otistikse farklı beyin yapıları anlaşmayı zorlaştırabilir. Duyusal farklılıklar söz konusu olduğunda her ne kadar bunu deneyimlemeden anlamak zor olabilse de, otistik bir çocuğa bakım veren herkesin, duyusal hassasiyetlerin nasıl kendisini gösterebileceğini bilmesi çok önemlidir.
Bu yazıda otistik çocuklarla veya yetişkinlerle etkileşimi olan herkes için dokunma hassasiyetinin kendisini nasıl gösterdiğini açıklamaya çalışacağım.
Bunun yanı sıra sadece dokunma hassasiyeti değil, dokunmanın duyu açlığı ve duyusal arama konusunda kendisini nasıl gösterdiğini açıklamaya çalışacağım.
Otistik çocuklarda dokunmaya karşı duyusal hassasiyetler
Dokunmaya kaşı duyusal hassasiyet demek, cilde temas eden veya herhangi bir etki yaratan etmenin çok yoğun bir şekilde algılanması demektir. Yani dokunma hassasiyeti olan bir kişi için belirli kıyafetler, belirli dokunuşlar katlanılamayacak seviyede rahatsız edici olabilir ve hatta bu rahatsızlık sıklıkla fiziksel acıya dahi sebep olabilir.
1- Kişilere dokunmaktan kaçınma
Otistik kişilerde dokunma hassasiyeti söz konusu olduğunda, en sık şekilde bilinen durum otistik kişilerin sıklıkla çevresindeki kişilere dokunmaktan kaçındığı ve kendilerine dokunulunca rahatsız olduklarıdır. Dokunulmaktan rahatsız olma her otistik kişinin deneyimlediği bir durum olmasa bile birçok otistik kişinin deneyimlediğini dile getirdiği bir durumdur.
Dokunulmaktan hoşlanmayan otistik kişi kendisine dokunması mümkün olan kişilerden kaçabilir veya kendisine dokunulduktan sonra sinirli veya üzgün hale gelebilir. Aynı zamanda dokunulmak çok rahatsız ediciyse kişinin enerjisinin ciddi şekilde azalmasına ve ani yorgunluk yaşamasına da sebep olabilir.
Dokunmaya karşı hassasiyeti olan kişiler için dokunulmak, özellikle ani dokunuşlar can yakıcı hissettirebilir. Dokunmaya karşı hassasiyeti olan kişiler dokunulduktan saatler sonra bile dokunuldukları yerde rahatsızlık veya acı hissedebilir.
2- Belirli kıyafetleri giyinmekten kaçınma
Bu madde de birçok otistik kişide görülen bir davranıştır. Otistik kişilerin aynı kıyafeti giyme arzusu hem uzmanlar hem de aileler arasında genellikle “mantıksız bir takıntı” olarak tanımlanır. Bu elbette doğru değildir. Birçok otistik kişi için aynen birisine dokunmanın rahatsız edici olabileceği gibi, bazı kıyafetleri giymek de oldukça acı verici ve rahatsız edici olabilir. Bu sıkıntıdan kaçınmak isteyen otistik çocuklar sıklıkla bazı kıyafetleri gitmeleri istenince ciddi tepki verip, yalnızca bir çeşit kıyafet giymek isteyebilirler. Bu davranış mantıksız bir davranış değil kendi içinde gayet mantıklı ve açıklanabilir bir davranıştır.
Acı verici dokulardan kaçınmak ve iyi hissettiren kıyafetleri giymek istemek takıntı değil doğal bir insan davranışıdır. Acıdan kaçınmak istemek normal bir davranıştır.
3- Belirli yerlerde oturmaktan kaçınma
Bu maddenin konuşulduğuna çok sık denk gelmesem bile, bu davranış da dokunma hassasiyeti olan kişilerde sıklıkla görülen bir davranış.
Birçok sandalyenin kumaşı, yapısı vs. otistik çocuklar için çok rahatsız edici ve katlanılması zor olabilir. Düşünüldüğü zaman sandalyeler bazı otistik kişiler için özel olarak duyusal bir cehennem olabilir. Rahatsız hissettiren bir kumaşa oturarak ağırlık vermek, yani iyice o rahatsız kumaşa maruz kalmak bazı kişiler için iğne batması şeklinde acı veya genel fiziksel acı şeklinde kendini gösterebilir. Tüm bu sebeplerden ötürü otistik kişilerin bazen belirli yerlere oturmaktan kaçınması gayet normaldir ve zorla bir yere oturtmaya çalışmak kişiye zarar verebilir.
4- Saçların dokusundan rahatsız olma
Birçok otistiğin sürekli olarak yaptığı, başka şekilde olmasından hoşlanmadığı bir saç stili vardır. Bu bazı otistik kişiler için kısa ve yüze gelmeyen bir saç kesimi, bazı otistikler için uzun ve bağlı bir saç, bazı otistik kişiler için de tam tersi bağlanmasından hoşlanmadıkları bir saç biçimi olabilir. Bu seçimin sebebi çoğunlukla duyusal hassasiyetlerdir.
Saçın yüze temas etmesi, bağlı saçın kafada verdiği gerginlik hissi ve buna benzer birçok hissiyat otistik kişiler için katlanılmaz olabilir. Bununla başa çıkmak için çoğu otistik kendilerini aşırı rahatsız etmeyen bir saç stili bulur ve bu saç stilinden çıkmaya zorlanınca rahatsızlık hissi yüzünden sinirli davranışlar gösterebilir. Fakat sonuç olarak bu sinirli davranışların sebebi neredeyse her zaman fiziksel acı ve yoğun strestir. Bu konuyla başa çıkabilmek için benim en büyük tavsiyem, otistik kişinin verdiği tepkilere ve duygularına güvenip, o nasıl rahat hissediyorsa onun liderliğinde ona göre saçını düzenlemek.
5- Ayakkabı konusunda seçici olma
Ayakkabı yapısı itibariyle ayağı saran ve bu şekilde ayağı koruyan bir yapıdadır. Bu yüzden eğer ayakkabı yeterince rahat değilse, tüm ayağın çok ciddi şekilde ağrımasına sebep olabilir. Normalde gayet iyi uyan ve bir sıkıntısı olmayan ayakkabılar bile otistik çocuklar için çok acı verici olabilir. Eğer son günlerde otistik bir çocuğa yeni bir ayakkabı alındıysa ve o çocuk her ayakkabı giymesi gerekince sinirlenip ağlamaya başlıyorsa duyusal hassasiyeti yüzünden rahatsızlık hissettiği varsayılabilir.
Ayakkabıların rahatsız ediciliğiyle başa çıkmanın en iyi yolu eski ayakkabılara bakım yapıp yeni ayakkabı almamaya çalışmaktır. Her yeni ayakkabıya alışmak ve esnetmek çoğu zaman epey ağrılı ve stresli olacağından, giymeye alışık olunan ayakkabılara bakım yapıp sürekli onları kullanmaya çalışmak iyi bir çözümdür.
6- Yıkanmakta zorlanma, ıslaklık hissine dayanamama
Birçok otistik çocuk neredeyse hayatları boyunca yıkanmaya direnir, ve birçok aile çok uzunca süreler bu davranışı tembel ve şımarık olmaya yorar. Aslında ıslanmak ve genel ıslaklık hissi birçok otistik çocukta çok ciddi duyusal rahatsızlığa sebep olabilir.
Islanmak sanki bir yerde sıkışıyormuş veya ıslanan yer acıyormuş gibi bir hissiyat verebilir. Bu hissiyat varken elbette ıslanmaktan kaçınmak çok normal bir davranış.
7- Tırnaklarının kesilmesine dayanamama
Ebeveynlerin sıklıkla şikayet ettiğini duyduğum diğer şeylerden bir tanesi de tırnaklarının kesilmesine izin vermeye otistik çocuklar. Tırnakları kesmek çoğu kişi için aşırı rutin bir eylem olduğu için neden bazı otistik çocukların tırnaklarını kestirmekten kaçındığını anlamak zor olabilir. Otistik çocuğun bakış açısından baktığımızda ise tırnağın kesilme sesinden tut tırnak kesilince hissedilen hisse kadar tüm süreç aşırı rahatsız edicidir. Tırnağın çat diye kesilmesi ve tırnak kesilirken oluşan gerginlik huylanmaya veya direkt fiziksel acıya da sebep olabilir. Bununla başa çıkmak için benim bildiğim en iyi metodlar tırnak makası yerine küçük makaslar kullanmak, tırnağı kısaltmak için törpü kullanmak ve çok gerekmedikçe tırnağı kesmemektir.
8- Çorap giymeye direnme veya çorapsız kalamama
Çorap giymeye veya çorabın çıkarılmasına direnme otistik çocuklarda çok sık görülen davranışlardan bir tanesidir. Çorap otistik çocuklarda ayaklarının sıkıştırıldığı hissini yaratıp, sıcaklığın artması yüzünden de iyice rahatsız edici hissettirebilir. Diğer yandan bazı otistik çocuklar çoraplarını çıkardıkları zaman yerin dokusunu hissettiklerinde rahatsız oldukları için sürekli olarak çorap giyme ihtiyacı hissederler.
9- Sıcak veya soğuk havaya dayanamama
Sıcaklık sıklıkla duyusal problemler yaratmasına rağmen bu çoğu kişinin bildiği bir bilgi değildir. Özellikle sıcak havalarda serinleme fırsatı yoksa birçok otistik kişi ciddi strese girebilir. Sıcaklık çoğu zaman boğucu hissettirir ama bu sıcaklığı deneyimleyen kişi duyusal hassasiyeti çok yüksek bir kişiyse bu boğuculuk hissi katlanılmaz seviyede hissettirebilir. Tüm bu durumlar birleşince birçok otistik çocuk yaz aylarında özel olarak ağlamaya veya sinirlenmeye meyilli olabilir. Bu bilginin bilinmemesi özellikle yaz aylarında ailelerin kendilerini çok çaresiz hissetmesine sebep olabilir. Strese girmiş ve kendini sürekli olarak kötü hisseden çocuğunun sıcak yüzünden böyle hissettiğini anlayamamak kişiyi yetersiz hissettirebilir.
Daha az sık görmeme rağmen soğuk da bazı otistiklerde duyusal problemleri tetikleyip ciltte çok rahatsız edici hisler tetikleyebilir.
10- Dar veya geniş kıyafetlere katlanamama
Dar kıyafetler boğucu ve cildi tahriş eder şekilde hissettirebilir. Kıyafetin sürekli ciltle temas halinde olması kişinin cildinin acımasına sebep olabilir. Diğer yandan bol kıyafetler de bazı otistik çocuklar için stres kaynağı olabilir. Bol kıyafetin hareket ettikçe kumaşının cilde sürtünmesi, kumaşın hareket etmesi vs. bazı çocukları ciddi anlamda strese sokabilir. Öyle durumlarda çok sıkı olmasa bile vücudu saran kıyafetler almak, kumaşın sürtünmesini azaltıp kişiyi rahatlatacaktır.
11- Diş fırçalamaktan kaçınma
Diş fırçalama çoğu otistik çocuk için çok zorludur. Diş fırçalayınca oluşan köpüğün ağızda yarattığı his, fırçanın dişlere değerken çıkardığı ses, fırçanın ağzıda yarattığı his hepsi birleşince bu deneyimin neden bu kadar zorlu olduğunu anlamak o kadar da zor değildir. Özellikle dokunsal hassasiyeti olan otistik çocuklar için diş fırçalama deneyimi iyice stresli olabilir. Diş fırçalamaktan kaçınmak şımarıklık değildir, çocuğun dişini fırçalayınca strese girdiğinin göstergesidir.
Otistik çocuklarda dokunma açlığı ve duyusal arayış
Dokunma açlığı ve duyusal arayış çoğunlukla hiposensitivity denilen duyuları az hissetme durumu yüzünden ortaya çıkabilir. Duyuları yeterince yoğunlukta hissetmeyen otistik kişiler bu duyuların ideal bir seviyeye gelmesi için kendileri duyusal arayış denilen bir davranışı gösterebilirler. Duyusal arayış adı üstünde bir duyuyu arama, bir duyuyu istenen yoğunlukta aktive etme eylemidir. Duyusal arayış kendisini ağırlık hissinden hoşlanma, belirli ısı seviyelerinde bulunmak isteme ve belirli kumaşları yüze sürtme şeklinde kendisini gösterebilir.
Bunun dışında duyusal arayış her zaman stres bazlı değildir. Amaç her zaman çok eksik kalmış bir şeyi yerine koymak olmaz. Bazı duyu arama davranışlarında kişinin bunu yapma sebebi zevk alma isteğidir.
Otistik kişilerin duyusal hassasiyetleri her ne kadar hoş olmayan uyaranları sonuna kadar dayanılmaz ve acı verici hale getirse de bu, birçok zaman keyifli uyaranlar için de geçerli olabilir.
Örneğin, dokunması keyifli, tene dokunuca iyi hissettiren bir kumaş duyusal hassasiyeti olmayan bir kişi için yalnızca hoş bir kumaş gibi hissettirse de, duyusal hassasiyeti olan otistik kişiler için aynı kumaş müthiş bir zevk kaynağı olabilir. O kumaşa tekrar tekrar dokunmak, sürekli o kumaştan yapılmış kıyafetler giymek otistik kişinin hayatına çok büyük bir mutluluk getirebilir.
Yani duyu arama davranışı her ne kadar birçok zaman stresli bir durumu giderme amacıyla yapılsa da, birçok zaman da fena olmayan bir durumu iyice zevkli hale getirme amacıyla yapılır.
1- Sert sarılmalardan hoşlanma, bu sayede sakinleşme
Sert sarılmalar her otistik çocuğun tercih ettiği bir şey olmasa da bazı otistik çocuklar için çok sakinleştirici hissettirebilir. Sert sarılma hissi ciltlerine yoğun bir baskı uygulayınca, tüm gün boyunca eksikliğini hissettikleri dokunma hissini yerine getiriyormuş gibi hissettirebilir. Sert sarılmalar her otistik çocuğun sevdiği bir şey olmadığı için, çocuğun bunu sevdiğinden emin olmadan uygulamamak önemlidir. Sırf bazı otistik çocuklar yoğun sarılmalardan hoşlanıyor diye bu her çocuk için geçerli olamaz.
2- Ağırlık hissinden hoşlanma
Ağırlık hissi kişi sarılıyormuş gibi bit hissiyat yarattığı için his sıklıkla rahatlatıcı olabilir ve birçok otistik çocuk sürekli olarak bu hissiyatı kovalayabilir. Bazı çocuklar bu hissi derinden hissedebilmek için bulabildiği eşyaları üzerine yıkar, bir sürü yorgan toplayıp altına girer, koltuk yastıklarının arasında kendisini sıkıştırmaya çalışır vb. Bu davranış rahatlamak ve sakinleşmek için yapılan bir davranıştır ve tehlikeye sebep olmadığı sürece engellenmesi gerekmez.
3- Bir kumaşı sık bir şekilde cilde sürtme
Duyusal hassasiyetler birçok kumaşı dokunması bile rahatsız edici hale getirse de bunun tam tersi de doğru olabilir. Normalde rahatsız edici kumaşlar söz konusu olduğunda duyusal hassasiyetler sık sık acı çekmeye sebep olsa da, bunun tam tersi de sevilen bu kumaşın insanı çok mutlu hissettirmesi şeklinde olabilir. Eğer bir kumaş çeşidi otistik kişiyi rahatlatıyorsa bu ona çok büyük bir mutluluk sağlayabilir ve kişi sürekli olarak o kumaşa temas halinde olma, kumaşı yüzüne sürme ve sürekli o kumaştan yapılma kıyafetler giymek isteme durumunu yaşayabilir. Tüm bunlar normaldir. Eğer bir kumaş biçimi insana çok yüksek seviyede mutluluk sağlıyorsa o kumaştan ayrılmamak istemek anlaşılır bir davranıştır.
4- Belirli kıyafetleri giymekte yoğun ısrar
Belirli kıyafetleri giymekte olan ısrar illa stres ve acı bazlı olmak zorunda değildir. Bazı otistik kişiler için belirli kumaşlardan yapılmış, belirli şekilde dikişleri eklenmiş, belirli şekilde vücuda oturan kıyafetler çok ciddi bir huzur ve mutluluk kaynağı olabilir. Hatta bir kıyafet kişiye yeterince rahat hissettiriyorsa, normalde kıyafet dışında yaşayacağı gündelik duyusal problemlerin sayısını da cildi sararak ve koruyarak ciddi anlamda azaltabilir.
Yani bir kıyafet biçimi hem çok büyük bir mutluluk kaynağı hem de strese karşı çok büyük bir koruyucu olabilir. Böyle düşününce bazı otistik kişilerin neden sürekli aynı şeyi giymek istedikleri anlaşılır bir durum.
5- Ağıza taş, kum, buz vb. şeyleri almakta ısrar
Bu da sıklıkla ailelerin deneyimlediği bir durumdur ve listemdeki ciddi anlamda tehlikeli olma ihtimali çok yüksek tek maddde bu.
Taşların birbirine sürtünmesi olsun, ağızda yaptıkları soğukluk hissi, ağızda yarattıkları sert his olsun, birçok açıdan bu davranış çocuğun deneyimlemek istediği bir uyarana benzer şekilde olduğundan ötürü iyi hissettirebilir.
Bu davranış ile başa çıkmak için çocuğun gerçekten çiğneyebileceği ve ağzında tutabileceği şeyler bulup onları vermek işe yarayabilir. Havuç, salatalık veya tehlikeli olma ihtimali yoksa sakız vermek, kişiye hem güvenli hem rahatça çiğneyebileceği nesneler sağlamış olur.
6- Koltuktan koltuğa atlama vb. davranışlar
Koltuktan koltuğa atlama oyunu birçok çocuğun küçüklüğünde zevk alarak oymadığı bir oyundur. İlk bakıldığında fark etmek mümkün olmasa bile düşününce koltuktan koltuğa atlama oyunu aslında duyusal problemleri yönetmek için çok iyi ve kişiye bolca uyaran veren bir oyundur. Kişi koltuktan koltuğa atladıkça, o atlama hissi bastırma ve sarılma hissini ortaya çıkarır. Bunun dışında yüksekte olmak da otistik çocuklara odayı izleme ve her şeyden haberdar olma fırsatı verdiği için de tercih edilen bir oyundur.
Elbette bu koltuktan koltuğa atlama davranışı özellikle bahsedilen çocuk sakar bir çocuksa epey dikkatli olabilir. Böyle durumlarda en iyi çözümlerden bir tanesi varsa koltuktaki yastıkları indirip, çocuğu koltuktan koltuğa değil ama yastıkların üstünden atlayarak oynamaya teşvik etmektir.
7- Eşyalara, kumaşlara, duvara vb. dokunma ihtiyacı
Sevilen bir kumaşın ne denli mutluluk yaratabileceğinden bahsetmiştim. Bu elbette yalnızca kumaşlara özel bir durum değil. Bazen bir eşyanın yarattığı his, bazen duvara tekrar tekrar dokunmanın yarattığı his, bazen de bir kumaşın sağladığı his çok mutluluk verici olabilir.
Eğer bir otistik çocuk bir şeylere dokunarak duyusal ihtiyaçlarını karşılama girişiminde bulunuyorsa denk geldiği her eşyaya dokunma eğiliminde olabilir. Böyle durumlarda yapılacak en iyi şey eşyaya dokunması başkasını rahatsız etmeyecekse (mesela misafirlikte) ve eşya tehlikeli değilse dokunmasına izin vermek olabilir.
Eşyalara dokunmasının uygun olmayacağı zamanlarda da sürekli yanında olabilecek, dokunmayı çok sevdiği bir şey belirleyip çocuğu ona yönlendirmek, diğer eşyalardan dikkatini alarak sakinleştirebilir.
8- Sıcaklık veya soğukluk hissiyatı yaratmaya çalışma
Az önce yazdığım gibi, sıcaklık ve soğukluk hissi ciddi duyusal problemlere sebep olup sonrasında iyi yönetilmezse duygusal çöküşlere dahi sebep olabilir. Birçok otistik kişinin sıcak ve soğuk yüzünden duyusal aşırı yükleme yaşadığı doğru olsa da bu herkes için geçerli değildir. Bazı kişiler duyusal olarak yerli yerinde, hiçbir sorun yokmuş gibi hissetmek için vücutlarının belirli yerlerinde sıcak belirli yerlerinde doğum hissetme ihtiyacı duyabilirler. Böyle durumlarda birçok otistik kişi ya kıyafetlerini o sıcak/soğuk durumunu verecek şekilde ayarlar, ya ısınmasını istediği bölgesini kalorifere tutar, ya da soğumasını istediği bölgesini soğuk objeye tutarak uyarır.
Bu yazdığım şeylerin hepsi elbette her otistik kişide farklı seviyelerde kendini gösterir ve eklemeye çalıştığım tavsiyelerin hepsi her otistik kişide etkili olmayabilir. Fakat her şeyden öte bu yazının en büyük amacı duyusal hassasiyetlerin kendisini nasıl gösterebileceğini açıklayarak, ailelere kendilerine uyan bir açıklama bulma şansı vermekti. Yani bu yazı bir çözüm bulmaya veya her duyusal sorunu en başından itibaren açıklamaya çalışan bir yazı değil, yalnızca duyusal sorunların sahip olabileceği çeşitliliği göstermek isteyen bir yazı.
Bu yazının en azından bu konularda kafası karışık birkaç kişiye faydalı olabileceğini umuyorum. Okuduğunuz için teşekkür ederim.