Otistik Çocuklarda Saldırganlık İle Başa Çıkmak için 5 Adım // Çeviri

Küçük bir çocuk bağırıyor
Stephen Andrews adlı kişinin Pexels‘daki fotoğrafı

Saldırgan davranışlar otistik çocuğu olan ailelerin en büyük problemlerinden bir tanesi ama ne yazık ki bu konuda bilgilerin çocuğu “davranışları yok etme” bazlı UDA stratejileriyle dolu. 

Otistik çocuklar ve saldırganlıkla ilgili sorun şu ki: Bu davranışlar basit bir şımarıklık davranışı değil ve UDA taktiklerinin bu saldırganlığı çok daha kötü hale getirme ihtimali çok yüksek. 

Otistik çocuklar hiçbir zaman yok yere saldırgan davranmazlar. Asla.

Ama sırf bu saldırganlığın bir sebebi var diye tamamen görmezden gelip kendi kendine geçmesini bekleyemeyiz.

O zaman bir ebeveyn otistik çocuğu saldırgan ise ne yapmalı?

Eğer otistik çocuğunuz saldırganlıkla ilgili problemler yaşıyorsa bunalmış hissediyor olmanız çok normal.

Geleneksel ebeveynlik yöntemleri bu durumlarda işe yaramıyor.

Çocuğunuzun saldırganlığının onun suçu olmadığını biliyorsunuz, ama bir yandan da diğer çocuklarınızın ve çocuğunuzun zarar verdiği diğer çocukların güvenliği hakkında endişe duymaya başlıyorsunuz. 

Eğer bu saldırganlığı kontrol altına alamazsanız çocuğunuzun geleceğinin nasıl olacağı hakkında endişe etmekten bahsetmiyorum bile. 

Birkaç sene önce oğlum agresif duygusal çöküşler yaşıyordu. Duygusal çöküş yaşarken çevresinde olan herkese atabileceği kadar sert şekilde kafa atıyordu. 

İlk başta bununla nasıl başa çıkacağın konusunda hiçbir fikrim yoktu…

Sonrasında ailemdeki herkesi güvende tutmanın, otistik çocuğuma saygı duymanın ve ihtiyaçlarını karşılamanın bir yolunu buldum.

Bugün de 5 adımda otistik çocuklarda saldırganlıkla başa çıkmanın yolunu açıklayacağım.

Adım Bir: Varsayımlarınızı Sorgulayın 

Çocuğunuzun saldırganlığı ile başa çıkmadan önce varsayımlarınızı sorgulamanız gerekiyor.  

Açıkçası, çocuğunuzun saldırganlığı hakkında negatif varsayımlarınızın olması çok normal bir şey. 

Çoğumuzun geçmişi şu an ki bakış açımızı bulandıran kötü deneyimlerle dolu. 

Ama eskiden yaşadıklarınız ne kadar gerçek olursa olsun, bu kötü varsayımları çocuklarımıza yansıtmamız hiç adilce değil.

Çocuğunuzun saldırganlığı hakkında varsayımlarınızı fark edip düzeltmek için, ilk başta var olabilecek varsayımlarınızı listelemeye başlayın. 

  • Çok şiddete eğilimli.
  • Çevresindeki herkese zarar vermek istiyor.
  • Çevresindekileri istismar ediyor.
  • Kardeşlerini korkutmaya çalışıyor.

Sesli söylemeyi hayal dahi edemeyeceğiniz her düşünceyi kağıda yazın. 

Sonrasında her varsayımı alıp içindeki önyargıyı boşaltmanızı istiyorum.

İstismar ve şiddet gibi kelimeler net kelimeler değil. İçleri bizim bu kelimeler hakkında fikirlerimizle dolu.

Onun yerine daha spesifik kelimeler kullanın: “Çocuğum vuruyor. Çocuğum tekme atıyor.”

Çocuğunuzun saldırganlığı ile başa çıkmadan önce çocuğunuzun niyeti ile ilgili varsayımlarınızı bir kenara bırakmanız gerekiyor.

Adım İki: Saldırganlık Yaşandığı Anda Müdahale Edin 

Tabii ki büyük hedef olarak saldırganlığı yaşamadan engellemek istiyoruz ama o hedefe ulaşıncaya kadar saldırganlık ortaya çıktığında bununla nasıl başa çıkacağımızı planlamamız gerekiyor.

Bunu yapmak için “saldırganlığın” sizin otistik çocuğunuz için tam olarak ne demek olduğunu belirlemeniz gerekiyor

  • Vurmak?
  • Tekmelemek?
  • Tırnakla çizmek?
  • İtmek?
  • Saç çekmek?

Olabildiğinizce spesifik olmanız önemli, çünkü tırnakla çizen bir çocuğa karşı yaklaşım planı tekmeleyen bir çocuktan çok farklı olabilir.

Otistik çocuğunuzun tam olarak ne yaptığını netleştirdiğimize göre kendinize şunu soracaksınız: böyle bir şey yaşanırken çocuğumu ve başkalarını nasıl güvende tutabilirim?

Bu cümlede “ve”den sonra gelen kısım büyük ihtimalle en önemli kısım. 

Çocuğunuzu zorla yere sabitlemek? Bu davranış çocuğunuzu güvende tutmuyor. Çocuğunuz size morarana kadar tekmelerken hiçbir şey yapmamak? Bu da güvenli değil. 

Saldırgan bir çöküş esnasında insanları güvende tutmak için en iyi üç yol:

  • Saldırgan çocuğu diğer insanlardan uzaklaştırın
  • Saldırılan kişinin etrafında yumuşak bir fiziksel bariyer oluşturun 
  • Saldırganlığı bir insana değil bir objeye göstermeleri konusunda teşvik edin

Adım Üç: Saldırganlığın Gerçek Sebebini Bulun

Saldırganlıkla nasıl başa çıkıp herkesi güvende tutacağınızı planladığınıza göre şimdi neden bu saldırganlığın ortaya çıktığını bulmaya başlayabilirsiniz.

Çünkü unutmayın, saldırganlık ortada hiçbir sebep yokken ortaya çıkmaz.

Ve bu konuya girmeden önce bir şeyi iyice netleştirmek istiyorum. 

Saldırganlığın bir sebebi olması bu saldırganlığın iyi bir şey olduğu veya hak edildiği anlamına gelmiyor. Ve bu saldırganlığın sebebini bulmaya çalışmak bu davranışı uygun gördüğünüz veya kabul ettiğiniz anlamına gelmiyor. 

Bunu da netleştirdiğimize göre, çocuğunuz size sebebi söyleyemiyorsa, nasıl bu saldırganlığın sebebini bulabilirsiniz?

Püf nokta örüntülere dikkat etmek ve onları fark etmekte yatıyor.

Çocuğunuzun ne zaman saldırganlaştığına dikkat etmeye başlayın ve “hiç ortada bir şey yokken başlıyor” gibi varsayımlardan uzak durun. 

Haftanın günü, duyusal ortam, yer, ortamdaki insanlar ve hatta günün saati gibi örüntülere dikkat edin.

Bu örüntüleri fark ettikçe, neyin bu saldırganlığa sebep olan asıl şey olduğuyla ilgili daha fazla ipucu toplamış olacaksınız.

Saldırgan davranışın iletişim olduğunu hatırladığımızda, bu örüntülere yeni bir lens ile bakmaya başlayabiliriz.

Fark ettiğiniz örüntülere bakın ve kendinize şunu sorun: Bu gördüğüm şeyler içinden hangisi çocuğumun saldırganlığını tetikliyor?

Adım Dört: Asıl Sorunu Çözün (ipucu: asıl sorun saldırganlık değil)

Şimdi sorunun kendisini çözmeye başlayabiliriz!

Saldırganlığın problem olduğunu düşünebiliriz ama aslında bu yalnızca asıl problem sayesinde ortaya çıkmış bir sonuç.

Bu adımda asıl sorunu çözmek için keşfettiğiniz tetikleyici hakkında plan yapacağız. Böylece saldırganlıktan kaçınabiliriz. 

Bu plan çocuğunuzun saldırganlığına sebep olan tetikleyiciye göre değişecektir.

Genel olarak ya çocuğunuzu tetikleyen şeyden kaçınan, ya bu tetiklenmeyi kontrol eden ya da tetiklenme konusunda destek olan bir plan geliştirmeniz faydalı olacaktır.

Tetikleyicilerden uzak durmaya karar vermek, saldırganlığa sebep olan ortamlara girmemeye karar verme şeklinde bir plan yaratmak anlamına gelebilir.

Ve tetiklenmeyi kontrol etmek, normalde saldırganlığa sebep olan bir konuda yaklaşımınızı değiştirmek anlamına gelebilir. 

Adım Beş: Süreç Boyunca Sorgulamaya Devam Edin 

Artık saldırganlık ortaya çıktığında bununla nasıl başa çıkacağınızla ilgili ve asıl problemi nasıl ortadan kaldırabileceğinizle ilgili bir planınız var. 

Ama henüz her şeyi başarmış değiliz.

Ne kadar harika olursa olsun, planımızı mahvedebilecek bir sürü etken var:

  • Tetikleyicinin ne olduğunu tam olarak çözemiyor olabiliriz.
  • Sorunu giderme planımız her şeyi çok daha kötü hale getirebilir.
  • Planımızın gündelik hayatta yapılmasının mümkün olmadığını fark edebiliriz.
  • Çocuğumuzun planımızdan hoşlanmayabilir.

Tüm bunların hepsi süreç boyunca her şeyi yeniden sorgulamamız gerektiği anlamına geliyor. 

Ama kendinizi başarısız olmuş gibi hissetmenizi istemiyorum. 

Ne zaman tam olarak işe yaramayan bir plan yaratsanız, otistik çocuğunuz için en ideal planı bulmaya o kadar yaklaşıyorsunuz demektir. 

Bu süreç uzun sürebilir ve süreç boyunca kendinizi bunalmış veya başarısız olmuş gibi hissedebilirsiniz. 

Ama bu süreci yalnız geçirmek zorunda değilsiniz. 

Orijinal yazı: https://autisticmama.com/deal-with-aggression-in-autistic-children/

Bir yorum ekleyin

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir